1950’lili yılların sonlarında üretimine başlanan yapay çim alanlar 1960’lı yılların ortalarından daha sonra bir epey ülkede evvela boş vakit içinderı kıymetlendirme maksatlı olmak üzere kullanılmaya başlanmıştır. Doğal çime göre hem maliyeti tıpkı vakitte bakımı pek ekonomik olan yapay çim alanlar bir an da dünyanın bir epeyce köşesinde amatör ve profesyonel farklı spor kısımlarındaki kadrolar tarafınca kullanılmaya başlanmıştır. Yapay çim alanlardaki bu artış bir mevzuda da önemli bir yükselmeye niye olmuştur o da; SPOR SAKATLIKLARI.
Yapılan çalışmalar yapay çim yerlerin doğal çime nazaran kayganlığının daha az olmasından kaynaklı çok zorlanmaya bağlı olarak, bilhassa ayak bileği ve diz de sakatlıklara yol açtığı görülmüştür. Amerika da Wisconcin Üniversitesinde 1980’li senelerda yapay çim alanlarda idman ve maç yapan 500 e yakın sportmen üzerinde yapılan bir çalışmada önemli ayak bileği ligament (bağ) yırtıkları ve burkulmalar, ciltte ise kesikler gözlemlenmiştir. 1990’lı senelerda yapılan farklı çalışmalarda da bu çeşit yapay çim alanların atletlerin ayak tarak kemiklerinde ve eklemlerinde problemlere yol açtığı gösterilmiştir. Tüm bu sakatlıkların sebebi olarak ise bu üslup alanların çok sert olması, topun yeteri kadar zıplamaması olduğu söylenmiştir. Bunun üzerine şok emici tesirleri epey daha fazla olan yeni nesil yapay çim alanların üretimine başlanılmıştır.
1990’lı yılların sonlarına yanlışsız üretimine başlanan bu alanlar FIFA ve UEFA tarafınca da kabul edilerek yapay çimlerin testleri muhakkak bedeller göz önüne alınarak yapılmaya başlanmıştır. Öncelikli olarak FIFA ve UEFA’nın düzenlediği gençlik turnuvalarında kullanılmaya başlanan bu alanlar da yaşanan olumlu tecrübeler FİFA’nın cüretini artmasına ve bu alanların memleketler arası turnuvalarda da kullanılmaya başlanmasına yol açmıştır.
Ülkemizde de son senelerda bilhassa yapay çim alanların, amatör spor müsabakalarında kullanılmasının yanı sıra profesyonel müsabakalarda da kullanım sıklığı artmaya başlamıştır. Bu mevzuda öncülüğü Ankara yapıyor dememiz epeyce yanlış olmaz sanırım. Ankara 19 Mayıs Stadyumu dış alanları ve Keçiören Aktepe Stadyumu eski jenerasyon yapay çim alanları olarak birkaç yıldır hizmet vermektedir. Bu alanlara 2008–2009 döneminde 19 Mayıs Stadyumunun tabanı de eklenmiştir.19 Mayıs Stadyumunun tabanı UEFA ve FİFA’nın onayladığı yeni nesil yapay çim olarak hizmet vermeye başlamış ve o sene içerisinde oyunculardan ve gruplardan gelen şikâyetler üzerine bir daha sonraki sene kaldırılmış ve bir daha doğal çim alana dönüş yapılmıştır.
Ankara içerisinde bir hayli yerde de uzun yıllardır yapay çim yani halı alanlar Ankaralı spor(futbol)severler tarafınca kullanılmaktadır. Ticari gayeyle kurulmuş olan bu alanlar bilhassa fiziki şartlar açısından spor yapanlar için önemli meseleler yaratabilme özelliklerine sahiptir. bir epeyce halı saha, sert beton taban üzerine konulmuş, kısa bir süre daha sonra esneklik özelliklerini kaybeden gereçten yapıldığı için değerli sıhhat sorunları oluşturmaktadır. Bu cins halı alanlarda en sık karşılaştığımız spor faydalanmaları; yeteri kadar ısınma yapılmadığı için kas yırtıkları, sert tabanda düşmelere bağlı omuz çıkıkları, kırıklar, ayak bileğinde burkulmalar ve dizlerde meydana gelen sorunlardır. Bu çeşit alanlarda her yaştan insan yararlandığı ve bu şahısların sıhhat denetimleri yapılma zaruriliği olmadığı için kalp krizi geçirme riskleri de pek sıktır. Halı alanlar neredeyse 24 saat hizmet verdiği için Ankara halkı kimi vakit gece yarısında yahut gece yarısından daha sonra dahi buralarda 1 saati bulan spor yapmaktadır. Bu durumda sıhhat açısından önemli riskler oluşturmaktadır.
Bu tıp alanlarda spor yapan şahısların belirli kimi hususlara dikkat etmesi daha sonradan oluşacak olan bir epeyce sorunun daha evvelde önüne geçecektir. Her şeydilk evvel bireyler halı alanlarda maç yapmadan evvel kesinlikle kalp denetimlerini yaptırmalı, en yeterlisi genel bir hekim değerlendirilmesinden geçmelidir. Maçlar fazlaca sıcakta ya da epey soğuk havalarda ve epeyce geç saatlerde yapılmamalıdır. Şahıslar alana çıktıklarında en az 5 dakika düşük tempoda koşarak ısınmalı daha sonrasında maça başlamalıdır. Tok karnına asla maç yapılmamalı, kişi aktivite sırasında kendini berbat hissederse çabucak en yakın sıhhat kuruluşuna başvurmalıdır.
Sağlıklı ve spor dolu günler dileğiyle….
Yapılan çalışmalar yapay çim yerlerin doğal çime nazaran kayganlığının daha az olmasından kaynaklı çok zorlanmaya bağlı olarak, bilhassa ayak bileği ve diz de sakatlıklara yol açtığı görülmüştür. Amerika da Wisconcin Üniversitesinde 1980’li senelerda yapay çim alanlarda idman ve maç yapan 500 e yakın sportmen üzerinde yapılan bir çalışmada önemli ayak bileği ligament (bağ) yırtıkları ve burkulmalar, ciltte ise kesikler gözlemlenmiştir. 1990’lı senelerda yapılan farklı çalışmalarda da bu çeşit yapay çim alanların atletlerin ayak tarak kemiklerinde ve eklemlerinde problemlere yol açtığı gösterilmiştir. Tüm bu sakatlıkların sebebi olarak ise bu üslup alanların çok sert olması, topun yeteri kadar zıplamaması olduğu söylenmiştir. Bunun üzerine şok emici tesirleri epey daha fazla olan yeni nesil yapay çim alanların üretimine başlanılmıştır.
1990’lı yılların sonlarına yanlışsız üretimine başlanan bu alanlar FIFA ve UEFA tarafınca da kabul edilerek yapay çimlerin testleri muhakkak bedeller göz önüne alınarak yapılmaya başlanmıştır. Öncelikli olarak FIFA ve UEFA’nın düzenlediği gençlik turnuvalarında kullanılmaya başlanan bu alanlar da yaşanan olumlu tecrübeler FİFA’nın cüretini artmasına ve bu alanların memleketler arası turnuvalarda da kullanılmaya başlanmasına yol açmıştır.
Ülkemizde de son senelerda bilhassa yapay çim alanların, amatör spor müsabakalarında kullanılmasının yanı sıra profesyonel müsabakalarda da kullanım sıklığı artmaya başlamıştır. Bu mevzuda öncülüğü Ankara yapıyor dememiz epeyce yanlış olmaz sanırım. Ankara 19 Mayıs Stadyumu dış alanları ve Keçiören Aktepe Stadyumu eski jenerasyon yapay çim alanları olarak birkaç yıldır hizmet vermektedir. Bu alanlara 2008–2009 döneminde 19 Mayıs Stadyumunun tabanı de eklenmiştir.19 Mayıs Stadyumunun tabanı UEFA ve FİFA’nın onayladığı yeni nesil yapay çim olarak hizmet vermeye başlamış ve o sene içerisinde oyunculardan ve gruplardan gelen şikâyetler üzerine bir daha sonraki sene kaldırılmış ve bir daha doğal çim alana dönüş yapılmıştır.
Ankara içerisinde bir hayli yerde de uzun yıllardır yapay çim yani halı alanlar Ankaralı spor(futbol)severler tarafınca kullanılmaktadır. Ticari gayeyle kurulmuş olan bu alanlar bilhassa fiziki şartlar açısından spor yapanlar için önemli meseleler yaratabilme özelliklerine sahiptir. bir epeyce halı saha, sert beton taban üzerine konulmuş, kısa bir süre daha sonra esneklik özelliklerini kaybeden gereçten yapıldığı için değerli sıhhat sorunları oluşturmaktadır. Bu cins halı alanlarda en sık karşılaştığımız spor faydalanmaları; yeteri kadar ısınma yapılmadığı için kas yırtıkları, sert tabanda düşmelere bağlı omuz çıkıkları, kırıklar, ayak bileğinde burkulmalar ve dizlerde meydana gelen sorunlardır. Bu çeşit alanlarda her yaştan insan yararlandığı ve bu şahısların sıhhat denetimleri yapılma zaruriliği olmadığı için kalp krizi geçirme riskleri de pek sıktır. Halı alanlar neredeyse 24 saat hizmet verdiği için Ankara halkı kimi vakit gece yarısında yahut gece yarısından daha sonra dahi buralarda 1 saati bulan spor yapmaktadır. Bu durumda sıhhat açısından önemli riskler oluşturmaktadır.
Bu tıp alanlarda spor yapan şahısların belirli kimi hususlara dikkat etmesi daha sonradan oluşacak olan bir epeyce sorunun daha evvelde önüne geçecektir. Her şeydilk evvel bireyler halı alanlarda maç yapmadan evvel kesinlikle kalp denetimlerini yaptırmalı, en yeterlisi genel bir hekim değerlendirilmesinden geçmelidir. Maçlar fazlaca sıcakta ya da epey soğuk havalarda ve epeyce geç saatlerde yapılmamalıdır. Şahıslar alana çıktıklarında en az 5 dakika düşük tempoda koşarak ısınmalı daha sonrasında maça başlamalıdır. Tok karnına asla maç yapılmamalı, kişi aktivite sırasında kendini berbat hissederse çabucak en yakın sıhhat kuruluşuna başvurmalıdır.
Sağlıklı ve spor dolu günler dileğiyle….